Avrupa’nın sesi Avusturya oldu: Eurovision 2025 Finali

Eurovision'u İsviçre'ye getiren Nemo'nun açtığı gece, Avusturya'nın temsilcisi ile sona erdi. Operatik bir çığlık ve tekno ritimle örülen performansı, JJ ve arkasındaki 30 kişilik ekibine birinciliği getirdi

Avusturya adına yarışan JJ, 69. Eurovision Şarkı Yarışması’nın kazananı olarak “Wasted Love” parçasını yeniden seslendiriyor. Görsel: Alma Bengtsson, EBU
Avusturya adına yarışan JJ, 69. Eurovision Şarkı Yarışması’nın kazananı olarak “Wasted Love” parçasını yeniden seslendiriyor. Görsel: Alma Bengtsson, EBU

69. Eurovision Şarkı Yarışması’nın büyük finali, 17 Mayıs Cumartesi akşamı İsviçre’nin Basel kentindeki St. Jakobshalle’de gerçekleştirildi. 26 ülkenin sahne aldığı yarışmanın son akşamı, dünya genelinde yaklaşık 160 milyon kişi tarafından izlendi.

Gecenin açılışı, geçtiğimiz yılın kazananı Nemo’nun seslendirdiği “The Code” ile yapıldı. Şarkının dramatik yapısı, bu yıl daha farklı bir koreografi ve dikkat çekici ışık tasarımıyla yeniden sahneye uyarlandı.

Geçtiğimiz yılın kazananı Nemo, Eurovision 2025 Büyük Finali’nde “The Code” parçasını seslendiriyor. Görsel: Sarah Louise Bennett, EBU

Ardından, geleneksel Bayrak Geçidi, İsviçreli bando eşliğinde sahneye taşındı. Basel yerel bandosu ile birlikte koreografik bir dans gösterisinin eşlik ettiği geçitte, bu yılın 26 finalist ülkesinin temsilcileri tanıtıldı.

Kazananın hikâyesi: “Wasted Love”

Gecenin ilerleyen saatlerinde sahne, Avrupa’nın bu yılki sesiyle tanıştı: Avusturyalı genç tenor JJ, “Wasted Love” adlı etkileyici baladıyla izleyicileri derin bir içsel yolculuğa çıkardı. Şarkı, klasik opera vokallerini modern elektronik altyapıyla harmanlayan yapısıyla gecenin en dramatik anlarından birine dönüştü. JJ, sahneye siyah bir kostüm ve yalın bir fon eşliğinde çıkarak tüm dikkatleri kusursuz vokaline yöneltti.

Performansın ilk anlarında yalnızlık ve boşluk hissi yaratan sade ışık tasarımı, şarkının ilerlemesiyle birlikte yerini okyanus temalı görsellere bıraktı. “Ben bir aşk okyanusuyum, sen ise sudan korkuyorsun” dizesi, hem sözsel hem görsel olarak merkezi bir metafora dönüştü. Final bölümünde ise sahneye yansıyan titreşimli ışıklar ve yansıma efektleri, tekno altyapının devreye girmesiyle birlikte hem tempo hem de dramatik yoğunluk bakımından doruğa ulaştı.

JJ’nin dört oktavı aşan vokal aralığı, bu dramatik yükselişi vokal gücüyle desteklerken, kontrtenor sesiyle ulaştığı yüksek notalar salondan büyük alkış aldı.

Avusturya devlet televizyonu ORF’nin açıklamasına göre, bu büyüleyici sahne şovu 30 kişilik profesyonel bir ekip tarafından hazırlandı. Arka vokalleriyle sahneye eşlik eden mini koro, JJ’nin dramatik anlatımını kolektif bir duyguya dönüştürdü. Sahnede yalnız görünen JJ’nin, teknik ve duygusal olarak ne kadar destekli bir yapı içinde performans sunduğu böylece net bir biçimde hissedildi.

Avusturya’yı temsil eden JJ, Eurovision 2025 Büyük Finali’nde “Wasted Love” adlı parçayı seslendiriyor. Görsel: Alma Bengtsson, EBU
Avusturya’yı temsil eden JJ, Eurovision 2025 Büyük Finali’nde “Wasted Love” adlı parçayı seslendiriyor. Görsel: Alma Bengtsson, EBU

24 yaşındaki Johannes “JJ” Pietsch, Viyana’da klasik müzik eğitimi almış, Viyana Devlet Operası’nda sahne deneyimi yaşamış Avusturyalı-Filipinli bir sanatçı. 2020 yılında “The Voice UK” yarışmasında dikkat çeken performanslarıyla uluslararası sahneye adım atan JJ, bu yıl ORF’nin iç seçim süreciyle belirlenen yedi finalist arasından sıyrılarak “Wasted Love” ile ülkesini temsil etmeye hak kazandı. Şarkı, JJ ile birlikte Teodora “Teya” Špirić ve Thomas Thurner tarafından yazıldı; yapım aşamasında ise Pele Loriano ve Wojciech Kostrzewa gibi deneyimli prodüktörlerin katkısı yer aldı.

JJ, yarışma boyunca yalnızca sahnedeki başarısıyla değil, aynı zamanda mütevazı tavırları ve alçakgönüllü açıklamalarıyla da dikkat çekti. Yetkililer, bu yılki temsili “Conchita Wurst geleneğinin operatik ve dijital çağla buluşması” olarak tanımlarken, Avusturya basını JJ’nin zaferini “Yeni bir yıldız doğdu” başlıklarıyla kutladı.

Eurovision Şarkı Yarışması’nda 26 ülkenin sahne aldığı büyük finalin ardından gözler oylamaya çevrildi. Oylama, yarışmanın bilinen formatına uygun şekilde iki aşamalı olarak gerçekleşti: 37 ülkenin profesyonel jürileri, bir önceki gece düzenlenen kıyafetli prova üzerinden değerlendirme yaparken, “televoting” adı verilen halk oyları final akşamı canlı olarak toplandı.

Eurovision 2025 Büyük Finali sırasında sanatçıların bulunduğu Yeşil Oda. Görsel: Alma Bengtsson, EBU
Eurovision 2025 Büyük Finali sırasında sanatçıların bulunduğu Yeşil Oda. Görsel: Alma Bengtsson, EBU

Jüri oyları açıklandığında Avusturya temsilcisi JJ, 258 puanla açık ara öndeydi. Johannes Pietsch’in seslendirdiği “Wasted Love”, klasik vokal gücünü modern elektronik prodüksiyonla buluşturan yapısıyla teknik mükemmeliyetin sembolü hâline geldi. Halk oylamasından da 178 puan alan JJ, toplamda 436 puana ulaşarak Avusturya’ya tarihindeki üçüncü zaferi getirdi. Bu sonuç, Avusturya’nın 2014’teki Conchita Wurst zaferinden bu yana aldığı ilk birincilik oldu.

İsrail adına yarışan Yuval Raphael, halk tarafında 297 puanla gecenin en yüksek puanını almasına rağmen, jüri oylarının düşük kalması nedeniyle genel sıralamada ikinci oldu.

Üçüncülük ise Estonyalı temsilci Tommy Cash’in oldu. “Espresso Macchiato”, absürd-pop estetiği, sürreal görselliği ve ironiyle dolu performansıyla hem jüri hem de halk nezdinde güçlü bir karşılık buldu. Yarışmayı 356 puanla tamamladı.

Beklentilerin en yüksek olduğu ülkelerden biri olan İsveç ise 321 puanla dördüncü sıraya yerleşti. KAJ grubunun mizahi “sauna şovu”, halktan 195 puanlık yüksek bir destek alsa da, jüri tarafında daha sınırlı bir karşılık buldu. Performans, İsveç’in oylama sırasında jüri sözcüsünü dahi bir saunadan bağlamasıyla tamamlanan bütüncül bir anlatıya dönüştü.

İlk 10’da ayrıca İtalya (256 puan, 5. sıra), Yunanistan (231 puan, 6. sıra), Fransa (230 puan, 7. sıra), Arnavutluk ve Ukrayna (218 puan, 8. ve 9. sıra), ve ev sahibi İsviçre (214 puan, 10. sıra) yer aldı. Özellikle Louane’in “maman” adlı parçayla temsil ettiği Fransa, jüri tarafından 180 puan gibi oldukça yüksek bir puan alsa da, halk oylamasından yalnızca 50 puan alabildi.

Ara performanslar

İlk çeyrek ardından sunucular Hazel Brugger, Sandra Studer ve Michelle Hunziker’in sahneye çıkmasıyla birlikte, sunum kısa bir müzikal kesitle devam etti. 1991 yılında Roma’da düzenlenen Eurovision Şarkı Yarışması’nda İsviçre’yi “Sandra Simó” sahne adıyla temsil eden Sandra Studer, o yıl seslendirdiği İtalyanca şarkısı “Canzone per te”yi nostaljik bir yorumla yeniden söyledi. Ardından Michelle Hunziker, İtalya’nın 1958 Eurovision temsilcisi Domenico Modugno’ya ait “Nel Blu Dipinto Di Blu (Volare)” adlı klasik parçayı İtalyanca seslendirdi. Komedyen kimliğiyle tanınan Hazel Brugger ise bu geçmişe selam duran sahneye gitar eşliğiyle mizahi bir dokunuş kattı.

Bu anların hemen ardından sahneye, İsviçre’nin Eurovision mirasına damga vurmuş isimler davet edildi. Peter, Sue & Marc, Paola, Luca Hänni ve Gjon’s Tears, birlikte gerçekleştirdikleri kısa ama etkileyici bir performansla ülkenin yarışma tarihine görsel-işitsel bir saygı duruşunda bulundu. Bu özel bölüm, İsviçre’nin yıllara yayılan temsil çizgisini hatırlatarak, ev sahibi ülkenin yarışmadaki tarihsel katkısını izleyiciyle paylaştı.

Final oylaması öncesinde sahne, son yılların en dikkat çeken Eurovision karakterlerini yeniden ağırladı. Interval bölümünde, yarışmanın geçmişinden gelen ama hafızalardan silinmeyen iki isim karşı karşıya geldi: Hırvatistan’ın Baby Lasagna’sı ve Finlandiya’nın Käärijä’sı. 2023 ve 2024 yıllarında ikinci sırayı paylaşan bu iki isim, “Rim Tim Tagi Dim” ve “Cha Cha Cha” adlı şarkılarıyla sahneye adeta bir düello havasında döndüler. Karşılaşma, ikilinin birlikte sergilediği enerjik “#eurodab” performansıyla taçlandı.

Baby Lasagna “Rim Tim Tagi Dim”, Käärijä ise “Cha Cha Cha” performanslarıyla Eurovision sahnesine geri dönüyor; ikili "#eurodab" performansında bir araya geliyor. Görsel: Sarah Louise Bennett, EBU
Baby Lasagna “Rim Tim Tagi Dim”, Käärijä ise “Cha Cha Cha” performanslarıyla Eurovision sahnesine geri dönüyor; ikili “#eurodab” performansında bir araya geliyor. Görsel: Sarah Louise Bennett, EBU

Klasik bir karşılaşma kurgusuyla sahneye çıkan sanatçılar, önce kendi şarkılarını bireysel olarak seslendirdi, ardından iki performans ritmik bir geçişle birleşti. Sahne tasarımı da bu kurguyu destekleyecek şekilde dinamikti: Yeşil ışıklar, dönüşümlü ekran desenleri ve ikili koreografiler eşliğinde, performansın sonunda salonda bir festival coşkusu oluştu.

Gecenin bir diğer dikkat çeken anı ise geçtiğimiz yılın kazananı Nemo’nun geri dönüşüydü. Açılış performansında kazanan parçası ile yer almasının ardından, bu kez yeni teklisi “Unexplainable” ile sahnedeydi. Nemo’nun halk oylamaları sırasındaki solo performansı daha içsel ve teatral oldu. Yüksek tempolu elektronik altyapı, soyut koreografiyle birleşirken, şarkının nakaratındaki kırılma anları ışık ve ses senkronizasyonuyla sahnede soyut bir anlatıya dönüştü.

Ev sahibi Basel’in karnesi

Eurovision Şarkı Yarışması’na ev sahipliği yapan Basel, bu uluslararası organizasyonu yalnızca bir yarışma değil, aynı zamanda bir şehir deneyimi hâline getirdi. Final haftası boyunca şehrin dört ana bölgesine yayılan etkinlikler, katılımcılara yalnızca müzik değil, İsviçre kültürünü ve Basel’in dinamizmini yakından deneyimleme imkânı sundu.

Eurovision 2025’in en büyük halk izleme etkinliği olan “Arena Plus”, Eurovision’un gerçekleştiği salonun hemen yanındaki, Basel’in en büyük stadyumu St. Jakob-Park’ta gerçekleştirildi. Yaklaşık 36.000 kişi kapasiteli bu açık hava organizasyonunda, dev ekranlardan final yayını izlenirken, gecenin öncesinde hem ulusal hem uluslararası sanatçılarla kapsamlı bir sahne programı düzenlendi. Gösterinin sunuculuğunu, İsviçre’nin Eurovision simalarından Sven Epiney ile Mélanie Freymond üstlendi.

Arenanın sahnesi dev bir İsviçre bayrağı şeklinde tasarlandı. Açılışta Marc Sway ve Sunnsite Jodler Sörenberg’in sahne alması, ev sahibi ülkenin yerel müzik kültürünü uluslararası sahneye taşıyan bir an olarak dikkat çekti. Gecenin sonunda İsviçre’nin 12 puanı da bu stadyumdan, canlı bağlantıyla milyonlarca izleyiciye açıklandı.

Eurovision Şarkı Yarışması 2025 için Basel'de hazırlanan Arena Plus alanından bir görünüm. Görsel: Mood Studios AG, Kanton Basel-Stadt
Eurovision Şarkı Yarışması 2025 için Basel’de hazırlanan Arena Plus alanından bir görünüm. Görsel: Mood Studios AG, Kanton Basel-Stadt

Bu yıl bir ilke imza atılarak “Eurovision Köyü”, Messe Basel’in dev salonunda kuruldu. Art Basel gibi dünyanın en prestijli sanat fuarlarına ev sahipliği yapan bu merkez, Eurovision’un günlük programlarına mükemmel bir mekânsal zemin sundu. Köy içinde kurulan sahnede her gün canlı müzik performansları, halkla buluşmalar ve atölyeler gerçekleştirildi.

Basel’in iki ana tren istasyonu olan “Basel SBB ve Badischer Bahnhof” arasında uzanan bölge, yarışma süresince “Eurovision Bulvarı” adıyla yeniden kurgulandı. Steinenvorstadt, Barfüsserplatz ve Ren kıyısı boyunca uzanan bu yol, renkli dekorasyonlar, yiyecek stantları, sokak müzisyenleri ve açık hava oturma alanlarıyla Eurovision atmosferini şehrin gündelik akışına taşıdı. Festival ruhu, yalnızca sahne alanlarında değil; sokakta yürüyen herkesin çevresinde hissedildi.

Barfüsserplatz’ta kurulan “Eurovision Meydanı” ise şehir merkezindeki bir diğer odak noktasıydı. Açık hava sahnesi, özellikle Basel ve çevresinden gelen yerel müzisyenlere ayrıldı. Yaklaşık 50 saatlik canlı müzik programı boyunca onlarca grup sahne aldı. Şehir sakinleri ve ziyaretçiler için müziği erişilebilir kılan bu meydan, yarışma dışında kurulan en sıcak temas noktalarından biri oldu.

Eurovision Şarkı Yarışması, yalnızca müziğin değil; görselliğin, kültürel temsillerin, mizahın ve dramatik anlatının bir arada sahnelendiği çok katmanlı bir anlatıya dönüştü. Nemo’nun “The Code” ile açtığı gece, JJ’nin “Wasted Love” ile aldığı alkışla sona erdi.

Sıra Avusturya’nın

JJ’nin zaferiyle birlikte gözler şimdi Eurovision 2026’ya çevrildi. Avusturya, 1966 ve 2014’ün ardından tarihindeki üçüncü birinciliği elde ederken, yarışmanın 70. yılına da ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Hangi şehrin bu dev organizasyona ev sahipliği yapacağı ise önümüzdeki haftalarda netleşecek. Şimdilik Viyana’nın yanı sıra daha önce de aday olan Graz ve Innsbruck, resmi başvuru süreci başlamadan hazırlıklarını sürdürüyor. Graz Belediye Başkanı Elke Kahr, şehrin hem altyapı hem organizasyon kapasitesi açısından hazır olduğunu belirtirken; Tirol eyaletinin başkenti Innsbruck ise, teklifini OlympiaWorld kompleksine dayandırıyor. Her iki şehir de daha önce 2015 için yapılan ev sahipliği başvurularında finale kalmış ancak ev sahipliği Viyana’ya verilmişti.

ORF’un resmi kriterleri açıklamasının ardından tekliflerin şekillenmesi bekleniyor. Şehir yönetimleri, turizm dernekleri ve etkinlik mekanları arasında koordineli çalışmalar yürütülürken, 2026 Eurovision’un Avusturya’nın yalnızca müzikal değil, mekânsal çeşitliliğini de yansıtacak bir vitrine dönüşmesi bekleniyor.