Eurovision, 36 yıl aranın ardından yeniden İsviçre’ye, Basel şehrine taşınıyor. 12-17 Mayıs 2025 tarihleri arasında düzenlenecek olan 69. Eurovision Şarkı Yarışması, görsel ve işitsel kimlikteki yeniliklerle dikkat çekiyor.
2024 yılında Nemo, “The Code” adlı şarkısıyla geçtiğimiz yıl İsviçre’ye Eurovision’u kazandırmıştı. İsviçre’nin üçüncü Eurovision zaferi olan bu başarı, ülkenin yarışmaya katıldığı 1956’dan bu yana kazandığı en yüksek puanı getirdi. Daha önce İsviçre, Lys Assia ile 1956’daki ilk yarışmada ve Céline Dion ile 1988’de birincilik elde etmişti.
Ülke, 1990’ların sonları ve 2000’lerin başında aldığı kötü sonuçlar nedeniyle birkaç yıl yarışmaya katılamadı. Ancak geçtiğimiz yıl Malmö’de düzenlenen yarışmada Nemo, Eurovision tarihindeki en dikkat çekici performanslarından birine imza atarak İsviçre’ye 36 yıl sonra yeniden ev sahipliği fırsatı sundu.
69. kez düzenlenecek olan Eurovision’un görsel kimliği, Artur Deyneuve tarafından geliştirilen yeni marka tasarımıyla “Birlik, Aşkı Şekillendirir” teması etrafında şekilleniyor. İsviçre’nin doğrudan demokrasi geleneğinden esinlenen Deyneuve, müziğin birleştirici gücünü simgeleyen ikonik kalp sembolünü kullanarak, dinleme ve diyalog üzerine kurulu bir tasarım ortaya koyuyor. Eurovison’un nabzı atan kalpleri, etkinliğin ana görsel unsuru olarak vurgulanırken, izleyicilere duygusal bağ kurma fırsatı sunuyor. Yönetici Yapımcılar Reto Peritz ve Moritz Stadler, Artur’un tasarımının Eurovision’u bir üst seviyeye taşıyacağını belirtiyor. “Müzik ile Birleş” sloganına sadık kalan tasarımcı, yarışmanın dünya çapında insanları bir araya getirme hedefini yeniden hatırlatıyor.
Eurovision 2025’in işitsel kimliği, İsviçre’nin geleneksel müzik unsurlarını modern ritimlerle harmanlıyor. Yodeling, Basel bando topluluğunun karakteristik sesi, Hackbrett ve alfa boynuzları gibi ögeler, dinamik bir ritimle birleştirildi. Artur Deyneuve, enerjik, yüksek tempolu ve cesur bir parça yaratarak, izleyiciyi unutulmaz bir müzikal deneyime hazırlamayı hedefliyor.
İsviçre kökenli Prodüksiyon Tasarımcısı Florian Wieder, Eurovision sahne tasarımını sekizinci kez üstleniyor ve bu yılki etkinlik için İsviçre dağlarından ve ülkenin dilsel çeşitliliğinden ilham almış. Tasarımcı St. Jakobshalle’de düzenlenecek etkinlik için şunları söylüyor:
Amacımız devrim niteliğinde bir sahne konsepti yaratmaktı.
Eurovision’da daha önce hiç görmediğimiz bir bütünsel deneyim. Sahnenin etkileşimli düzeni sayesinde, izleyiciler Eurovision’a hiç olmadığı kadar yakın olacak.”
Yönetici Yapımcılar Reto Peritz ve Moritz Stadler ise ekliyor:
“Florian Wieder, İsviçre’yi çok iyi tanıyan vizyoner bir sahne tasarımcısı olarak ekibimize katıldı. Onun sayesinde, Eurovision ve İsviçre ile özdeşleşecek bir ‘imza sahne’ yaratıldı ve bu sahne, tarih boyunca Eurovision’da anılacak.”
Eurovision’a ilk kez ev sahipliği yapacak olan Basel, Almanya, Fransa ve İsviçre sınırlarının kesişim noktasındaki kozmopolit bir kültür şehri. Basel Hükümeti Başkanı Conradin Cramer, şehrin bu büyük etkinliğe ev sahipliği yapmasının harika bir fırsat olduğunu vurgulayarak, Eurovision’un, şehri Avrupa’nın kalbinde tanıtacağını belirtti. Basel, 1956’daki ilk Eurovision’a ev sahipliği yapan Lugano ve 1989’da yarışmaya ev sahipliği yapan Lausanne’dan sonra, İsviçre’nin üçüncü Eurovision ev sahibi şehri olacak.
29 Ocak’ta satışa çıkacak biletler için Avrupalı müzikseverlerin önceden kayıt olması gerekiyor. Süreç, biletlerin yeniden satılmasını engellemeyi ve mümkün olduğunca çok Eurovision hayranına canlı gösterileri izleme şansı sağlamayı amaçlıyor.